Download

Flickr Gallery

22 Ekim 2015 Perşembe

EGZAMAYI KARAHİNDİBA İLE DURDURUN

Karahindiba ve Faydaları


Taraxacum Officinale:Bileşikgiller familyasındandır. Ülkemizde genellikle çayırlık alanlarla yol ke­narlarında yetişen, çokyıllık otsu bitkidir. İçi kengel denilen acı bir sütle dolu uzun kazık kökü, rozet oluşturan derin dişli yapraklarını ve yapraklardan daha uzunca olan çiçek saplarını taşır. Bu sapların tepesinde bulunan kömeç şeklin­deki altın sarısı çiçekleri ilkbahardan sonbaharın ortasına kadar açar.
    
Karahindiba yüksek oranda en iyi doğal potasyum içeren kaynaklarından biridir. A ve C vitamini ve nikotinik asit ile türlü mineraller yönünden de zen­gindir. Bu nedenle yaprakları salatalara katılıp yenir. Kökü de, yaşken doğra­nıp salatalara katılır. Kurutulan kökü birçok ülkede öğütülüp acı hindiba kah­vesi olarak içilir.
   

İktidarsızlığa ve cinsel isteksizliğe çok faydası vardır.Safra salgılarını söktürür. İdrar söktürücüdür. Kabızlığa, gut hastalığına ve uykusuzluğa karşı olumlu etkileri vardır. Bu etki­leri sağlamak üzere, bitkinin kazık kökü sonbaharda toprağı kazılıp çıkarılır ve boylamasına parçalara bölünerek gölgede kurutulur. Kurumuş kök parçaların­dan 2-3 tatlı kaşığı alınıp 1 bardak suda kaynama noktasına kadar ısıtılır. Ateş kısılarak ısıtma 15-20 dakika daha sürdürülür. Böylece hazırlanan dekoksiyon­dan günde iki-üç kez birer bardak içilir.
    
Karahindiba egzama ve aknelere karşı fayda­lı olur. Bunun için, bit­kinin yaprakları kaynar suya atılıp 10-15 dakika demlendirilerek hazırla­nan infüzyon, şikâyet e­dilen yerlere dıştan uy­gulanır.
   
Bitkinin yeşil bölüm­leri ezilerek yüz maske­lerine katıldığında cildi temizler ve nemlendirir. Vücuda zindelik ve güç verir. Karahindibanın bu tonik etkisinden faydalan­mak üzere, bir bez torbaya konulan bitki demeti, banyonun sıcak su musluğu altına asılır. Sıcak su akıtılarak doldurulan küvete daha sonra biraz soğuk su ek­lenip içine girilerek banyo yapılır.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

EVDE VEYA İŞYERİNDE SOSYAL PAYLAŞIM SİTESİNDEN PAYLAŞIM YAPARAK,BEĞENİ YORUM VE ARKADAŞ EKLEMELERDEN PARA KAZANILDIĞINI BİLİYORMUYDUNUZ?.BURADAN İNCELEYİN VE HEMEN ÜCRETSİZ ÜYE OLUN HEM EĞLENİN HEM PARA KAZANIN.

KAKULE İLE İKTİDARA GEÇİN

Kakule ve Faydaları


Elettaria Cardamomum:Zencefilgiller familyasın­dandır. Çin’de her derde de­vaymış gibi sıkça kullanılan kakule ülkemizde yetişmez. Mızrak biçimli iri yaprakla­rının üzeri koyu yeşil olup yaprakların altı daha açık yeşil ve ipeksi görünüşlü­dür. Bitkinin sarı renkli kü­çük çiçekleri, ilkbaharın ortasından yaz başına kadar açar. Daha sonra bu çi­çekler, içinde bitkinin koyu kırmızı-kahverengi tohumlarını taşıyan tohum zar­fı şeklindeki meyvelere dönüşür. Tohumlar hoş kokulu ve baharlıdır. Piyasada yanlarında siyah tohumları bulunan siyah ve yeşil olmak üzere iki çeşit kakule vardır. 
     
Kakule tohumları uçucu yağ ve çeşitli maddeler içerir. Bu tohumlar hoş ko­kuları nedeniyle, öğütülmeden olduğu gibi ya da öğütülüp toz haline getirilerek bazı yemek, kurabiye, bisküvi, turşulara katılır. Bazı ülkelerde kahveye eklenip “kakule kahvesi” yapılarak içilir. Tohumları parfüm endüstrisinde de kullanılır.
  
Kakule: Safran ve vanilyadan sonra en pahalı baharattır. Zencefil, kişniş ve Muskat cevizi ile birlikte kullanılmaktadır.Kahveli keklerde cazibeli bir tat vermektedir.
   
Acı ve tatlı yiyeceklerde daha güçlü bir aroma katmak için kullanılan kakule iştahı artırır. Sindirim sistemini uyarır, sindirimi kolaylaştırır, sindirim yetersizliği nedeniyle oluşan mide ve bağırsak gazlarını söktürür, karın ağrısını da geçirir. Baş ağrısını geçirir. Tükürük akışını hızlan­dırır. Bu etkileri sağlamak üzere piyasada satılan kakule tohumları alınır, 1 bar­dak kaynar suya o anda ezilen 1 tatlı kaşığı dolusu kakule tohumu konur. 10- 15 dakika süreyle demlendirilerek elde edilen infüzyon, günde üç kez birer bar­dak içilir. Eğer iştah açıcı ya da gaz söktürücü etkisinden faydalanılacaksa, bu infüzyon yemeklerden yarım saat önce alınmalıdır. Böbrek iltihabı, bel soğuk­luğu, mesane enfeksiyonu gibi hastalıkların tedavisinde çok faydalıdır. Bir tu­tam kakule tozu ve muz yaprağı kullanarak müthiş bir idrar söktürücüdür ve mesane enfeksiyonları, idrar çıkaramama gibi sorunların çözümünde etkilidir.
    
Kakule aynı zamanda cinsel sorunların tedavisinde de faydalıdır. Bir tutam kakule tozunu kaynar süt ile karıştırarak iktidarsızlığa karşı mükemmel bir ka­rışım hazırlayabilirsiniz. Karışımın etkisini artırmak için bir miktar safranı da ekleyebilirsiniz. Günde 2 bardaktan fazla tüketilirse ters etki yapabilir.
   
Kakule kan akışını hızlandırarak kalp ve organlardaki kan dolaşımını artırır. Astım, bronşit gibi solunum yolu hastalıklarına karşı kullanılabilir.
   
Kakule tohumları ayrıca nefesin kötü kokusunu da temizler. Bunun için bir-iki kakule tohumu ağza alınıp çiğnenir. Kakule, aynı zamanda C vitamini yö­nünden de zengindir. Bu yüzden özellikle kadınların menopoz dönemindeki kemik erime sorunlarına karşı da etkilidir.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

DALAK BÜYÜMESİNİ DURDURUN

Kadın Tuzluğu ve Faydaları


Berberis Vulgaris:Ülkemizde ormanların açıklık yerlerinde ve çitler­de yetişen, kışın yaprakla­rını dökmeyen dikenli bir ağaççıktır. Derimsi yapılı, açık yeşil renkli oval biçimli, yapraklarının kenarla­rı kızılımsı renkli ve batıcı dişli olur. Sarı ya da turuncu renkli çiçekleri olgun­laşınca, erkek organları çabukça dişi organların üzerine kapanarak tozlaşmayı sağlar. Sonra bu dişi çiçekler kırmızı ya da siyah renkli, oval biçimli, buruk ve ferahlatıcı tadı olan meyveleri oluşturur.
     
Kadıntuzluğunun kök ve yapraklarında; berberin, oksiyantin, palmatin, ko­lombanin, berbamin vb. alkaloitler ile kelidonik asit ve tanen bulunur.
   
Bitkinin meyveleriyle şurup ve reçel yapılır. Kadıntuzluğu bitkisi buğdayda kınacık hastalığı yapan pas mantarına arakonaklık ettiği için, buğday ekimi ya­pılan tarlalara yakın yerde yetiştirilmesine izin verilmez.
     
İştah açıcıdır. Ateş düşürücü etkisi vardır. Kus­mayı önler. Damar daraltıcı etkiler yapar. Tadı acı olan ve vücudu güçlendiren bir tonik ve müshildir. Bu iki etkisiyle zayıf, bitkinlikten ve peklikten şikâyeti olan kişileri güçlendirirken bağırsaklarının temizlenmesini de sağlar. Karaciğe­rin işlevlerini düzenleyen ve safra akışını artıran en iyi ilaçlardan biridir. Safra kesesi yangısı ve safra kesesinde taş bulunması durumlarında faydalı olur. Sıt­maya karşı iyileştirici etki yapar. İrileşmiş dalağı küçültme gibi ilginç bir göre­vi daha bulunmaktadır.
    
Bütün bu önemli faydalan sağlamak üzere, kadıntuzluğu bitkisinin gövde ya da kök kabukları alınır. Bunun için ilkbahar başında ya da sonbaharın sonuna doğru toprağı kazılıp bitkinin kökü çıkarılır ve soyularak kabuğu alınır. Gövde kabukları da aynı dönemlerde bitki soyularak alınır. Bu kabuklar gölgelik bir yerde özenle kurutulur, 1 tatlı kaşığı kurumuş kabuk 1 bardak suya konulup su kaynama noktasına kadar ısıtılır. 10-15 dakika soğumaya bırakılır. Böylece ha­zırlanan dekoksiyondan günde üç kez birer bardak içilir.

Uyarı:Hamile kadınlar kadıntuzluğu bitkisini kullanmamalıdır.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

20 Ekim 2015 Salı

KALBİN GÜCÜ İNCİ ÇİÇEĞİNDE

İnci Çiçeği ve Faydaları


Convalla­ria majalis:Zambakgiller familya­sındandır. Dağ ve orman­lık bölgelerinde yabani ve yaygın olarak yetişen, sü­rüngen kökgövdeli çokyıl­lık otsu bitkidir. Ülkemiz­de İstanbul, İzmit ve To­ros dağlan bölgesindeki ormanlarda yetiştiği gibi, bazı bahçelerde de süs bitkisi olarak yetiştirilmekte­dir. Gölgelik ve nemli yerleri seven bitkinin kökü, kökgövde çevreye yayılan kökçükler şeklinde; yaprakları sapsız, elips biçiminde, iri ve geniştir. Nisan-ma­yıs aylarında açan küçük beyaz çiçekleri saplı, çan biçiminde sarkık ve keskin kokuludur. Küçük meyvesi kırmızı renkli ve kokuludur.

İnciçiçeğinin kök, rizom, sap, yaprak ve çiçekleri, yapışkan bitki sıvısı, uçu­cu yağ ve glikozitleri içerir. Çiçeklerinden çıkarılan esans, parfüm endüstrisin­de değerlidir.

Şifalı bitkiler içinde kalbimiz için en faydalı bit­kilerin başında inciçiçeği gelir. Özellikle başta hafif ve orta derecedeki kalp yetmezliği, kalp atışlarının zayıflaması, kalbin su toplaması, yaşlı ve yıpranmış kalp rahatsızlıklarına karşı kalbi güçlendirmek için kullanılır. ve kan damarla­rı daralan kişilerde kalbi güçlendirici etkisi vardır. Kalp çarpıntılarını keser. İd­rar söktürücüdür. Müshil etkisi de vardır. Bu etkilerinden faydalanılmak üzere, bitkinin çiçek açtığı nisan ve mayıs aylarında yaprak ve çiçekleri toplanıp gölge ve havadar yerde kurutulur.

Çiçek açmaya başladığı andan itibaren yaprak ve çiçekleri toplanarak hemen kurutulur. 55-60 C˚ sıcaklıkta kurutulursa daha iyi olur.2 tatlı kaşığı kurumuş yaprak-çiçek karışımı üzerine l bardak kaynar su dö­külüp 10-15 dakika süreyle demlendirilerek hazırlanan infüzyon, günde iki-üç kez birer bardak olarak alınır.

İnciçiçeğinin hiçbir zehirleyici etkisi bulunmamaktadır. Gene de kalp rahat­sızlıkları için, doktor denetimi altında kullanılmalıdır.


Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

BAĞIRSAKLAR ITIRLA RAHAT

Itır ve Faydaları


Pelar­gonium:Sardunyagiller (Tur­nagagasıgiller) familya­sındandır. Ülkemizde Ege ve Akdeniz bölge­lerinde çeşitli ıtır türleri süs bitkisi olarak yetişti­rilir. kışın yapraklarını dökmeyen çokyıllık bitkilerdendir. Yuvarlak kesitli, ye­şil renkli ve bol tüylü gövdeleri zamanla odunsulaşır. Derin girintili çıkıntılı, o­ya gibi süslü yaprakları ezildiğinde meyve, nane ya da hoş baharlı diğer koku­ları salar. Açık veya koyu pembe ya da beyaz renkli çiçekleri yaz mevsiminden sonbahara kadar açarlar.
     
Itırın dallı ve yapraklı kısmı kesilerek demet halinde gölge bir yere asılarak kurutulur ve küçük parçalar haline getirilip bir kavanoza veya kağıt bir kutuya doldurulur. Yaprakları, çeşitli yiyecek ve içeceklere koku ve çeşni vermesi için katılır. Parfümeri endüstrisinde de kullanılan ıtırın meyve, nane ve hatta papat­ya kokan türleri de üretilmektedir.İçeriğinde; tanen, uçucu eterik yağlar, acı maddeler bulunur.
     
Kanı temizler. Sindirim sistemi üzerinde olum­lu etkiler yapar. Itırın şifalı etkisinden en iyi şekilde faydalanabilmek için, tüm ıtır türleri küçük dozlarla alınmalıdır. 2-5 gr. kadar kurutulmuş ıtır yaprağının üzerine 4 bardak kaynar su dökülüp 10-15 dakika süreyle demlendirilerek elde edilen infüzyon, günde iki-üç bardak içilebilir. Yapılan bu çay, özellikle ishal ve bağırsak iltihabı rahatsızlıklarına çok iyi gelir, hazımsızlığı giderir, sindirimi ko­laylaştırır, mide ve bağırsaklardaki aşırı gazları söktürür.
  
Itır türlerinin cildi güzelleştirir. Bunun için yukarda tarifi verilen infüzyon dıştan ovularak cilde uygulanır.
    
Döküntülü deri hastalıkları, egzama, ağır iyileşen yaralar, ülser ve uçuk gibi hastalıklara iyi gelir. Bunun için bir litre suyun içinde yakla­şık bir avuç dolusu bitki kaynatılarak beş dakika bekletilir, daha sonra süzülür ve yarım veya dolu küvete katılarak günde bir defa 20 dakika ıtır çiçeği banyo­su yapılır. Bu banyo hemoroid, menopoz şikayetlerinin giderilmesi ve selilüt ,kılcal damar hastalıklarının tedavisinde de çok faydalıdır.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

KANSERİ ISIRGANLA ENGELLE

Isırgan ve Faydaları


Urtica Dioica:Isırgangiller familyası­nın örnek bitkisidir. Ülke­mizde yol ve tarla kenar­larında ve bahçelerde sık­ça görülen bir ya da çok-yıllık bitkilerdir. Isırganın gövdesi dört köşe kesit­li ve tüylü; kökü çok yayı­lıcıdır. Isırgan otunun dişli kenarlı yaprakları üzerinde bulunan ince tüyler cil­di tahriş eden kimyasal maddeler içerir ve bu kimyasallar yaprak cilt ile temas ettiğinde salgılanır.
    
Bazı yerlerde pazarlarda satılan ısırgan, suda kaynatıldığında yakıcı etkisi­ni yitirdiği, faydalı bir besin olduğu için haşlanarak ıspanak gibi pişirilip yenir. Kurutulduğunda iyi bir hayvan yemi olur. Isırganotu günümüzde batı tıbbında pek çok ilaç içerisi kullanılır  olarak kullanılmaktadır.
    
Isırgan bitkisinin tüm yüzeyini saran ve değildiğinde insan tenini yakan ısı­rıcı tüylerinde formik asit ile tüm bitkide histamin, klorofil, asetilkolin, demir ve C vitamini bulunur.
   
Yaprakları, tohumu ve kökünden faydalanılan çok şifalı bir bitkidir. Vücudu zararlı toksinlerden temizlemek için kullanılır. Vücudu güçlendirir ve destekler. Bağışıklık sistemini güçlendirir.Hergün sabahları aç karnına sabah kahvaltısından yarım saat sonra ya da tüm gün boyunca içilen ısırgan otu çayı, rahatlık sağlar ve kişi kendini iyi his­seder. Günde 1-2 bardak içilmesi vücut için yeterlidir, fazla tüketilmemelidir. Isırgan otu çayını daha da lezzetli hale getirmek için nane ya da papatya ekle­nebilir.
    
Prostat ve idrar yolları hastalıklarının tedavisinde çok etkilidir. Kadınlarda dölyatağı kanamalarında doku ve damar büzücü özellikleriyle kanamayı keser. Karaciğeri, böbrekleri, sindirim sistemini temizler; sindirimi düzenler. Bu etki­lerinden faydalanılmak üzere, ısırgan çiçek açtığında gövde, yaprak ve çiçekleri hep birlikte toplanarak gölge yerde kurutulur. 1-3 tatlı kaşığı kurumuş ısırgan karışımı üzerine 1 bardak kaynar su dökülüp 10-15 dakika süreyle demlendiri­lerek hazırlanan infüzyon, günde üç kez birer bardak olarak içilir.
    
Isırgan otu, dalak hastalıklarına, karaciğere, solunum sistemine, mide hasta­lıklarına, mide ülserlerine, kramplarına, hazımsızlığa, barsak ülserlerine, barsak hastalıklarına, akciğer hastalıklarına fayda sağlamaktadır. Isırgan Otu çayı ya­parken, içerdiği etken maddeleri yok etmemek ve vitamin alabilmek için, yap­raklar haşlanır, kaynatılmaz. Her gün içeceğiniz 1 bardak Isırgan Otu çayı ile hastalıklara karşı koruma sağlamış olursunuz. Isırgan otu içinde bulunan yük­sek demir oranıyla kansızlığa karşı da uyarıcıdır.
   
Isırgan, Romatizma ve eklem ağrıları ve siyatik ağrılarına karşı etkilidir. Saç ve tırnakların ana maddesi olan keratini güçlendirerek saç dökülmelerini ve tır­nak kırılmalarını önler. Çocuklarda oluşan egzamada ya da sinirsel kökenli cilt rahatsızlıklarında etkilidir. Bu durumlarda ısırganın infüzyonu ya da daha iyi­si dekoksiyonu kullanılır. Dekoksiyonun hazırlanması için 3-4 tatlı kaşığı kuru­muş ısırgan karışımıalınır. Kaynama noktasına kadar ısıtılıp sonra kısık ateşte ısıtma işlemi 15 dakika daha sürdürülür. Elde edilen dekoksiyon romatizma ve siyatik ağrılı yerlere ılık olarak uygulanırken elle ovuşturularak o bölgeye yedi­rilir. Saç dökülmelerinde bu dekoksiyonla friksiyon yapılır. Tırnak kırılmaların­da tırnaklar dekoksiyona batırılır. Egzama ve diğer deri şikâyetlerinde aynı de­koksiyon dıştan uygulanır.
    
Kansere karşı koruyucudur. Egzama gibi deri hastalıkları için egzama otu­nun çayı içilmelidir. İştah açar. İdrarı arttırır ve kanı temizler. Boğaz ağrılarına iyi gelir. Aybaşı halini düzenler. Burun kanamasını keser. Isırgan otu böbrek taşı oluşumuna engel olur, aynı zamanda mesane taşını da önler; böbrek kum­larını dökmeye yardım eder. Balgam söktürücüdür.
Isırganın kökü kaynatılarak saçlar bu su ile yıkanırsa saç dökülmesine, ke­peğe ve yağlı saçlara iyi gelir. Mantar zehirlenmelerinde ısırgan otu kaynatılıp içilirse faydası görülür.Isırgan otunun çayı aynı zamanda kabızlığı önlediği için dışkılamada kolaylık sağlar. İlkbahar ve sonbahar aylarında filizlendiği için 4 haftalık çay kü­rü yapılabilir.
    
Isırgan otu, el ve ayak sağlığı için de faydalıdır. Köklerini yıkayıp, sap ve yap­raklarını 5 litre suya koyup 10 saat bekletin. Daha sonrasında kaynama dere­ceisine ulaşana dek ısıtın. Küveti su ile doldurup, hazırlamış olduğunuz karışı­mı küvete dökebilirsiniz, ya da el ve ayaklar için bir leğen hazırlanıp, içine bu karışımı dökebilirsiniz. Hazırladığınız tek bir karışımı 3 sefer kullanabilirsiniz.
    



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

YATIŞTIRICI IHLAMUR

Ihlamur ve Faydaları


Tilia Nobilis:Ihlamurgiller familya­sındaki 30 kadar ağaç ya da ağaççık türünün ortak adı ıhlamurdur. Hızla bü­yüyen ve 20-25 m. kadar boylanabilen ıhlamur a­ğaçlarının gövde çapı 1,5 m. bile olabilir. Üzeri ko­yu yeşil yaprakları uzun saplı, yürek biçimli, kenarları düz ve almaşık dizilidir. Yaprağın gri ya da gü­müş rengindeki alt yüzünde tüyler bulunur. 

Haziran-ağustos ayları arasında a­çan sarımsı renkli özel, hoş kokulu çiçekleri vardır. Ağacın tek tohumlu mey­vesi minik, yuvarlak ve kurudur. Ihlamurun çiçek ve yapraklarında tilyum ad­lı glikozit, tanen, yapışkan bitki sıvısı ve farnesol içeren uçucu yağ bulunur. Ö­zellikle çiçek ve yaprakları tıbbi etkilerinden ötürü kullanılan ıhlamur ağacının beyaz, yumuşak ve homojen olan kerestesi heykelcilik vb. işlerde, gövde ka­bukları boyacılık ve halat yapımında kullanılmaktadır.
      
Ülkemizde büyük ve küçük yapraklı ıhlamur türü ağaçlar yetişir. Bunların öncelikle çiçek ve yapraklarından faydalanılır.
   
İster çiçek, ister yaprak, ister toz halinde olsun hepsinin çeşitli zamanlarda farklı tadları vardır. Bitkisel çay olarak ıhlamurun birçok hastalığa faydası vardır.

Sinir sistemindeki gerginlikleri azaltır. Rahatlatıcı, yatıştırıcı ve uyku verici­dir. Kansızlığı giderir. Böbrek ve mesaneyi temizler. İdrar söktürücüdür. Grip ve soğuk algınlığına iyi gelir. Terleticidir. Göğüs ve bronşları yumuşatır. Kabız­lığı ve barsak spazmını giderir. Saç dökülmesini önler. Dıştan lokal veya tam banyo halinde alınırsa cildi yumuşatır. Uyarıcıdır. Vücudu güçlendirici toniktir.
      
Kadınlarda aybaşı öncesi gerginlikleri giderir, aybaşı sancılarını azaltır. Bu etkileri sağlamak üzere, yaz ortasında, kuru bir günde yeni açmış ıhlamur çi­çekleri toplanır. Bunların yanına bir miktar yaprağı da katılarak gölgede özenle kurutulur. Güneş gören çiçekler koku ve etkilerini büyük ölçüde yitirir. Kuru­tulmuş çiçek ve yaprak karışımından 1 tatlı kaşığı alınıp üzerine 1 bardak kay­nar su dökülerek 10 dakika süreyle demlendirilir. Bu infüzyondan günde üç kez birer bardak içilir.
   
Ihlamurun bu etkilerinden de faydalanılmak üzere infüzyondaki çiçek-yap­rak karışımı dozajı artırılır: 2-3 tatlı kaşığı kullanılır. Aynı yöntemle hazırlanan infüzyondan günde üç kez birer bardak alınabilir.




Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

HOROZGÖZÜ İLE ÖKSÜRMEYİN

Horozgözü ve Faydaları


Myrrhis O­dorata:Maydanozgiller ailesin­den, küçük tüylerle kaplı, kırışık gövdeli, içi boş, dik ve dallara ayrılan, çok se­nelik otsu bir bitki türüdür. Eğrelti otununkileri andı­ran, uzun parçalı yaprakları­nın altları ince tüylerle kap­lıdır. Hâkim rengi sarımsı ve yeşildir. Etli, kahverengi kökü vardır. İlkbahar sonla­rına doğru arıların sevdiği küçük, beyaz çiçekler açar, bunlar şemsiyeyi andı­ran şekiller oluşturur.
   
Taze yapraklar gerektikçe koparılıp tüketilir. Tohumlar yeşilken kurutulmak ya da turşu yapılmak üzere toplanabilir. Kökleri sonbaharda topraktan sökülür.Olgunlaştığında koyu kahverengi rengini alır, tohumları yeşilken tüketilir, fındığa benzeyen bir tadı vardır.

Horozgözü bitkisi genel olarak uyarıcı ve güçlendirici kabul edilir, sindirim kolaylaştırıcı etkisi de bulunmaktadır. Gaz giderici balgam söktürücü özellik­leri vardır. Öksürük tedavisinde kullanılır. Kökleri kaynatılıp içilirse kansızlı­ğa iyi gelir.
    
Tohumları salatalara, çöreklere, dondurmaya, yemeklere de konulur. Yap­raklar da aynı şekilde çorbalara, salatalara, çeşitli yemeklere lezzet ve koku ve vermesi için kullanılır. Etli kalın kök de gerek kıyılıp rendelenerek salatalara  i­lave yapılır, gerekse  sebze olarak pişirilir.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

HODANLA STRESE ELVEDA

Hodan ve Faydaları


Borago Officinalis:Hodangiller familyası­nın örnek bitkisidir. Ülke­mizde Kuzey ve Batı Ana­dolu bölgelerinde yabani olarak yetişen, biryıllık ot­su bitkidir. Yuvarlak kesit­li, içi boş ve sert gövdesi beyaz sert tüylerle kaplı olup dallara ayrılan yapıdadır. Koyu gri-yeşil ve biraz buruşuk yüzeyli yaprakları gövdesi gibi tüylerle kaplı, oval biçimli ve almaşık dizilişlidir. Beş köşeli yıldız oluşturan mor-mavi (kimi zaman beyaz ve pembe) renkli yaprakları ve çiçekleri, salkımlar halinde aşağı doğru sarkarak ilkbaharda ve yazın açarlar. Bazı yerlerde süs bitkisi olarak yetiştirilir.
   
Hodan bitkisi saponin, yapışkan bitki sıvısı, tanen, esanslar ve yüksek oran­daki potasyum, kalsiyum ve mineral tuzları içerir. Körpe yaprakları salata, pey­nir ve diğer bazı yiyeceklere katılır. Bazı yerlerde sebze olarak yenir. Bal arıları­nın beslenmesine çok faydalı olur.
     
Başta soğuk algınlığı ve grip olmak üzere solu­num yollan hastalıklarına iyi gelir. Öksürüğü keser. Balgam söktürür. Akciğer zarı yangılarını azaltır. Bebek emziren annelerde süt gelişini artırır. Adrenalin bezeleri için iyi bir güçlendirici toniktir. Özellikle kortizon tedavisinden sonra hodan alınması bünyeye iyi gelir. 

Araştırmalar, böbreküstü bezlerini etkileye­rek cesaret artışı sağladığını ortaya çıkarmıştır. Sinirsel gerginlikleri en aza in­dirger. Streslere karşı bünyede direnç sağlar. Bütün böyle durumlar için hoda­nın çiçek açtığı zamanlarda kuru bir günde yaprak ve çiçekleri toplanır. Yır­tık ve bozuk yaprakları seçilerek atılır. Kalanları yaprak-çiçek karışımı yapıla­rak gölgede kurutulur. Karışımdan 2 tatlı kaşığı alınıp, üzerine 1 bardak kaynar su dökülüp 10-15 dakika demlendirilerek infüzyon hazırlanır. Bu infüzyondan günde üç kez birer bardak içilir. Kuru ve duyarlı ciltlere iyi gelir. Cildi yumuşa­tır. Bunun için yukarıda tarifi verilen infüzyon dıştan uygulanır.
   
Mineral yönünden zengin olan hodan, tuzsuz diyetlerde salata ve yemekle­re katılan körpe yapraklarıyla, vücudun tuz eksiğini tamamlar.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

HİNDİBA

HİNDİBANIN FAYDALARI

Cichori­um İntybus:Bileşikgiller familya­sındandır. Anadolu’nun her yerinde ekilmemiş tarlalar, yol kenarları ve bayır sırtlarında yabani olarak yetişen dayanıklı otsu bitkidir. İnce tüylerle kaplı içi boş dallara ayrılan sert yapılı gövdesi; altı tüylü, kenarları dişli, rozetler oluşturan yaprakları, hazi­ran-eylül ayları arasında açan çiçekleri vardır. Toprakta 20 cm. derinliğe kadar inen acı sütlü bir kazık kökü vardır.
   
Hindibanın yapraklarında inülin ve birtakım şekerler; köklerinde inülin, şe­ker ve intybus adlı madde bulunur. Tadı ekşi, acımsı olsa da sağlığa çok fayda­lı körpe yaprakları toplanıp sebze olarak pişirilir ya da çiğ olarak salatalara ko­nularak yenir. Bitkinin kazık kökleri sonbaharda topraktan sökülüp kurutulur. Taze kökünden elde edilen sütle dağ sakızı adıyla bir süt yapılır.

Kurutulmuş kökü çay gibi demlenerek vücudu güçlendiren bir kuvvet ilacı (tonik) yapılır. Ayrıca bu tonik müshil ve idrar sök­türücüdür. İştah açıcıdır. Kanı temizler. Bu etkilerinden faydalanmak üzere, bitkinin sonbaharda topraktan sökülen kökü parçalanarak gölgede kurutulur. Kuru kök parçalarından 2-3 tatlı kaşığı alınıp suda kaynama noktasına kadar ı­sıtılıp sonra ateş kısılarak 15-20 dakika daha ısıtma sürdürülür. Böylece hazır­lanmış olan dekoksiyondan günde iki kez birer bardak içilebilir.
   
Ayrıca bedende oluşan yangıları azaltır. Bu etkisini sağlamak için de, bitki­nin topraküstü yeşil bölümleri ezilerek yara lapası hazırlanır ve yangılı yerle­re dıştan uygulanır.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32


19 Ekim 2015 Pazartesi

HAVLICAN

HAVLICANIN FAYDALARI

Alpinia Officinarum:Zencefilgiller familyasından güzel çiçekli, ıtırlı, çok yıllık, otsu bitkidir. Yap­rakları ince, uzun şeritler gibidir. Salkımlar halinde pembe ya da beyaz çiçekler açar. Baharat olarak kullanılan yerleri, uçucu yağ içeren kök sapları, yani topra­kaltı gövdeleridir. Havlıcan, ısıtıcı, vücuda kuvvet verici bir baharattır.
Bilinen Birleşimi : “Alpinol” ve “Alpinin” gibi maddeler vardır.
    
Havlıcanın Faydaları ve Kullanım Şekli: Vücuda kuvvet verir. İştahı açar. Mideyi kuvvetlendirir ve mide ekşimesine iyi gelir. Mide ve bağırsak gazları­nı önler. İdrar söktürür. Göğsü yumuşatır. Grip ve soğuk algınlıklarında fay­dalıdır. Baş ağrısı, baş dönmesi ve ağız kokusunu giderir. Romatizma ve nik­ris şikâyetlerini azaltır.
   
Havlıcan kökü ilaç yapımında ve baharat olarak kullanılır. Havlıcan kökü çeşitli tarım ürünlerinde, çikolata, dondurma ve şekerlemelerin üretiminde de kullanılır. Kaynatılıp suyu içilirse mide ağrısı, romatizma ve kulunca iyi gelir.
    
Ağrıları geçirir, özellikle romatizma ağrısı çekenlere çok faydası vardır. Baş ağrısı ve baş dönmelerini dindirir. İdrar söktürür. Mideyi güçlendirir, sindirim sisteminin düzene girmesini sağlar. Mide ve bağırsaklarda biriken gazları gider­mesi bakımından da etkili bir bitkidir.Vücuda kuvvet verir. Balgamı Söktürür.

Sabahları büyükler 5-10 gr, küçükler 1-2 gr kadar tozunu şekerle birlikte al­dıklarında bel gevşekliği ve yatağa işemeyi giderir.
   
Bir bardak suya yarım kahve kaşığı havlıcan karıştırılır, 10-15 dakika kadar bekletildikten sonra içilir. Kolay içebilmek için, içine yeteri kadar şeker koy­makta fayda vardır. Günde iki ya da üç bardak içilirse hemen faydası görülür.
    
Ağrıları geçirir, özellikle romatizma ağrısı çekenlere çok faydası vardır. Baş ağrısı ve baş dönmelerini dindirir. İdrar söktürür. Mideyi güçlendirir, sindirim sisteminin düzene girmesini sağlar. Mide ve bağırsaklarda biriken gazları gi­dermesi bakımından da etkili bir bitkidir. Vücuda kuvvet verir. Çocukların id­rar tutamaması gibi durumlarda, havlıcan kaynatılıp balla tatlanlandırılarak i­çilir. Havlıcan, civanperçemi öğütülüp, incir, hurma ve balla karıştırılarak ma­cun yapılıp yenmeleri tavsiye edilir. Vücuda kuvvet vermesi açısından ise hav­lıcanın, ısırgan otu tohumu, keten tohumu, polen öğütülüp balla macun yapı­larak yenmesi tavsiye edilir.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32


HAYIT

HAYITIN FAYDALARI

Vitex Ag­nus-castu:Anadolu’da, halk ara­sında adı ve faydası pek bilinmeyen şifalı bir bit­kidir. Ülkemizde Akde­niz ile Ege bölgelerinde yaygın olarak yetişir. Ha­yıt bitkisi; kışın yaprakla­rını döken bir ağaççıktır. Çiçekleri yaz sonu açar ve sonbaharda minik yemişler verir. Çok küçük, küre şeklinde, acımtırak meyveleri vardır. Bu meyveler, rengi iyice koyulaştıktan sonra ekim-kasım döneminde toplanır ve gölgede kurutu­lur. Bu bitki, eski zamandan beri yüksek ateş, başağrısı, gazlanma ve idrar art­tırma için ama en önemlisi günümüzde de devam eden şekliyle “kadın hasta­lıkları” için tavsiye edilmektedir.
   
Meyve ve tohumları eterli uçucu yağlar, Alkaloit flavonoidler, yağ asitleri, i­ridoidglikozitler, steroidler, vitaminler, tanen ve resin içerdiği tespit edilmiş.
   
Hayıt bitkisi çok uzun yıllardır birçok hastalığa şifa olmakla birlikte en çok kadınlara özel rahatsızlıklarda kullanılmış bir bit­kidir. Özellikle yüksek ateş, baş ağrısı, idrar yolu rahatsızlıkları, mide ve bağır­saklardaki gaz sorunu, akrep ve arı sokmalarına karşı, karın ağrısı ve ishale kar­şı, kalp çarpıntısı ve uykusuzluğa iyi gelir. Erkeklerde depresyona bağlı iktidar­sızlık durumlarında kullanılır. Kadınlık hormonlarının dengelenmesi açısından çok önemli bir bitkidir. Kadınların adet öncesi gerginlikleri, adet zorlukları, a­lınganlık, göğüslerde hassasiyet, tatlı yeme isteği, kasıklarda ağrı ve menopoz gibi sorunlarının tedavisinde şifasından faydalanılır.
   
Hayıt bitkisi hipofiz bezini tetikleyerek kadınlık hormonlarını dengeye ge­tirir. Adet döneminde kanamanın az ya da çok olmasını dengeler, adet düzen­sizliği yaşayan bayanlarda adet döngüsünü düzene sokar, adet dönemi çok ağ­rılı geçen bayanlarda ağrılarının azalmasını sağlar. Kadınlardaki cinsel isteği ar­tırıcı ve azaltıcı etkisi vardır, erkeklerde ise cinsel isteğin azalmasına sebep ol­maktadır.
   
Yumurtlama üzerine de etkisi olan hayıt bitkisi yumurtlama periyodunu dü­zene sokar ve hamile kalma sorunu yaşayan bayanlarda 1-2 yıl süreli kullanı­ lır ve hamilelik başladığın­da kullanımına son verilir.
   
Erkek ve kadındaki hormon dengesizliğinden kaynaklanan sivilcelenme ve tüylenme sorununu te­davi eder. Anne sütünü ar­tırıcı özelliği vardır. Me­nopoz döneminde de ka­dınların ateş basması, sı­kıntı, terleme, kuruluk gi­bi şikâyetlerinin ortadan kalkmasını sağlar. Doğal botoks etkisiyle bayanların yüzündeki kırışıklıklara iyi gelir. Her türlü rahim kistleri hayıt bitkisi kullanımıyla önlenebilir özellikle çok kanamaya neden o­lan kistlerde ve hamileliğe engel olan kistlerde düzenli kullanımla (en az 3-6 ay kullanmak gerekir) tedavi olunduğu görülmüştür.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

HARDAL

HARDALIN FAYDALARI

Brassica:Turpgiller familyasın­dandır. biryıllık dayanıklı otsu bitkidir. Türkiye’de yetişen önemli türle­ri “kara hardal” ve “ak hardal”dır. Bunlardan sağlığa faydalı etkileri en fazla olan kara hardaldır. Ak hardal güçlü bir besin koruyucusu olarak turşularda ve mayonezlerin   
be­sinlerin içine karışmasını kolaylaştıncı olarak kullanılır.
Körpe yaprakları ve çiçeği salataların çine kanştırılır.
     
Yuvarlak kesitli, sert ve yeşil renkli gövdesi vardır. Oval biçimli, sivri uçlu ve  yakıcı kokulu yapraklarının üstü koyu ve altı daha açık yesil renklidir. Yaz orta­sında küçük salkımlar halinde açan sarı renkli çiçekleri, hafif hardal kokulu o­lur. Küçük, küremsi biçimli kırmızımtırak kahverengi tohumları, yakıcı kokulu ve tahriş edicidir. hazmı kolaylaştırıcı, kabızlığı giderici özelliği vardır.
     
Kara hardalın tohumlarında yapışkan bitki sıvısı, yağ, sinapin ile sinigrin ad­lı glikozit ve myrosin bulunur. Bu tohumlar ak ve esmer hardal tohumları i­le karıştırılıp ezilir ve un haline getirilir, içine koruk suyu ya da sirke ile su, şe­ker, tuz ve baharat katılarak, özellikle bazı et yemeklerinde, çeşni veren ma­cun halinde tüketilir.
   
Kara hardal sosu şöyle hazırlanır: Öğütülmüş tohumu ya da hardal tozu so­ğuk suya konur, oluşan krema kullanılmadan önce 10 dakika bekletilir.
   
Tıbbi etkilerinden faydalanılmak üzere, kara hardalın temmuz ayından baş­layarak olgunlaşan tohumları, bitki kökünden kesilip iyice kurutularak ve dö­vülüp silkelenerek toplanır.
    
Kara hardal terleticidir. Ateşlilik hali, soğuk al­gınlığı, grip ve bronşitin atlatılmasına yardımcı olur. Midevidir. İştahı açar ve sindirimi kolaylaştırır. Mayasıla karşı etkilidir. Bu etkilerinden faydalanılmak ü­zere, 1 talı kaşığı kara hardal tozu üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek 5 da­kika süreyle demlendirilip infüzyon hazırlanır,günde üç kez birer bardak içilir.
    
Kara hardal romatizma ağrı ve yangılarını hafifletir. Eklem iltihabına karşı etkilidir. Kan dolaşımını uyarır. Bu etkileri sağlamak üzere 120 gr. taze öğütül­müş kara hardal tozu 45 derecelik ılık suyla ağır ağır karıştırılır ve kalın kıvam­da bir lapa elde edilir. Bir tülbentin üzerine yayılıp ağrılı ve yangılı yerlere ko­nulmadan önce, tülbentin deriye yapışmaması için deriye ıslak gazlı bez yayılıp sonra hardal lapalı tülbent deriye 1 dakika süreyle uygulanır ve daha sonra tül­bent kaldırılır. Uygulamada deri kızarırsa zeytinyağı sürülerek kızarıklık gideri­lir. Kara hardal ayak üşümelerini geçirir. Bu etkiyi sağlamak üzere, 1 çorba ka­şığı hardal tozu üzerine 1 litre kaynar su dökülüp 5 dakika süreyle demlendiri­lerek infüzyon hazırlanır. Sonra üzerine biraz soğuk su katılıp ılıtarak ayaklar bu infüzyonun içine sokulur.
   
Ayrıca kara hardal rahatlatıcı, gevşetici ve yatıştırıcıdır. Kan dolaşımını uya­rır. Bu etkileri sağlamak için, 1-2 çorba kaşığı kara hardal tozu, küvete doldu­rulmuş sıcak banyo suyuna serpilip iyice karıştırılır ve bu suda banyo yapılır.
Tohumu ezilip toz haline getirilerek hazırlanan lapası ağrıları hafifletmek ve Yaprağı romatizma ve hemoroidlerde ağrıların azaltması için kullanılır.

Uyarı:Hardal tohumu duyarlı ciltleri rahatsız edici olabilir.



Ertuğ ÇAĞLAYAN(ertugcaglayan@gmail.com)
0555 657 05 32

;;

About us